Dünyanın her yerinde gıda fiyatları düşerken, Türkiye'de tam tersi oldu! Gıda kontolünü elinde bulunduran üreticiler, aracılar vatandaşı muz gibi soydu!
Öğle saatlerinde Anadolu Ajansı'nın göndermiş olduğu bülten ile vatandaşı soyan 375 firmaya uygulanan 12 Milyon Türk Lirası ceza içimizi soğutmaya yetmedi.
Belki de kesilen ceza yaptıkları ahlaksız vurgunun günlük kazancı idi. Bunu bilmiyoruz ama pandemi döneminde gıdada nasıl soyulduğumuzu, cebimizden çıkan paranın miktarını çok iyi biliyoruz!
Nasıl bu duruma geldik?
Marketlere "halden alma zorunluluğu" kalktığı andan itibaren soyulmaya başladık!
Üreticide 75 Kuruş olan domatesi, marketlerden kilosu 10 Liraya aldık!
Üreticide 20 kuruş olan soğanı, kilosu 5 Liraya aldık!
Üreticide halen kilosu 75 kuruş olan elmayı, marketlerden kilosu 7 Liraya almaya devam ediyoruz.
Uzmanlar sağlıklı olun, bağışıklık sistemini güçlendirin, "yumurta, peynir, süt" ürünlerini tüketin diyor... Ertesi sabah zam geliyor! Vicdanı paraya değişenler kazanıyor... Kazanmaya devam ediyor! Geriye elimizde kalan ise sağlıksız, yeterli beslenme düzeyine erişememiş nesiller...
Soydukça soyuyorlar! Bizler soyuldukça bu azınlık zevk almaya devam ediyor!
Nasıl düzeliriz? Neden düzelemeyiz?
Hal kanunu değiştirip para babası marketlerin tarla kiralamasını engellenemezse, ürünü tarla sahibinden hallere transfer etmezsek, yem fiyatlarını düşüremezsek, mazot fiyatlarını indiremezsek, kendimizi kandırarak sık sık dile getirdiğimiz "herşey yolunda" masallarına inanmaya devam edersek, Tarım Bakanının düşüncesini değiştiremezsek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çevresinde bulunan "hayalperest ve yanlış bilgi veren o bürokratik tayfayı" değiştiremezsek düzelemeyiz.
Sayıları gittikçe azalan çiftçimizi desteklersek, onları haciz kıskacından kurtarırsak düzeliriz. Çiftçiyi desteklemek için kurulan bankalar, kurumlar, kuruluşlar, kooperatifler kısıtlı bir azınlığı mutlu eden sporu desteklemek yerine spora harcadıkları parayı çiftçiye ayırırsa kurtuluruz.
Uluslar arası konjektörün bu kadar hızlı değiştiği bir coğrafyada, terör kıskacına alınmaya çalışılan, finansal anlamda yıpratılmaya çalışılan bir ortamda, belki 50 farklı yerde operasyon düzenleyen Büyük ülkemizin Reisi Cumhurunun gündemi farklıdır. Farklı olmasından doğal bir şey yoktur... Ama bu farklılık içerisinde de Cumhurbaşkanı Erdoğan'a en hızlı şekilde gerçekler açıklanmalı! Bu hayal perestlikten vaz geçilmeli. Vatandaşın gıdası ile oynayan, vatandaşı soyan mutlu azınlık en ağır cezalara çarptırılmalı!
Sözün özü, "Padişah ferman vermezse, eşkiya yol kesemez!"
Bazı eşkiyalar ise padişahın adını kullanarak eşkiyalık yapmaya devam eder! Ta ki Padişah duyana kadar... Vatandaşın sesinin duyulması dileği ile...
Vesselam,